Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) İdare Konseyi Lideri İbrahim Burkay, son periyotta Asya-Pasifik bölgesinde ve Rusya’ya komşu ülkelerde yeni ticaret fırsatları oluştuğunu belirterek, “Şirketlerimizin bu pazarlardaki etkinliklerini artıracak faaliyetlerimizi hızlandırmalıyız.” dedi.
BURSA (İGFA) – BTSO Temmuz Ayı Meclis Toplantısı Oda Hizmet Binası’nda düzenlendi. BTSO Lideri İbrahim Burkay, Türkiye’nin, tedarik zincirinin sunduğu fırsatlar, devlet takviyeleri ve iş dünyasının üstün uğraşları ile bu yılın birinci çeyreğini yüzde 7,3 üzere yüksek büyüme performansıyla tamamladığını hatırlattı.
Ülke iktisadının sürükleyici gücü Bursa’nın tüm zorluklara rağmen yılın birinci yarısında da artan yatırım talebiyle Türkiye’nin motivasyon kaynağı olmayı sürdürdüğünü söz eden Burkay, Bursa’da bu yılın birinci 6 ayında tüm zorluklara karşın kapanan her bir firmaya karşılık 4 yeni şirketin faaliyete geçtiği kaydedildi. “2022 yılı ile birlikte dünyada likidite bolluğu periyodunun kapanmaya başladığı bir devirde büyümeyi kaliteli ve sürdürülebilir kılacak temel öge, girişimcilerimizin iş yapma imkân ve kabiliyetlerini geliştirmek olmalıdır” diyen Burkay, “Müteşebbislerimize sunulacak her bir takviye, daha güçlü bir Bursa ve Türkiye amacımız için stratejik nitelik taşımaktadır. Bursa üzere önder kentlerimize üretim, yatırım, ihracat ve istihdama yönelik teşvik ve dayanakların sürdürülmesi, ülkemizi global tedarik merkezi olma gayelerine süratle yaklaştıracaktır” diye konuştu.
HEDEFTE ASYA-PASİFİK VE RUSYA’YA KOMŞU ÜLKELER VAR
Başkan İbrahim Burkay, iş dünyası olarak Türkiye’yi hak ettiği pozisyona taşımak ismine azimle çalışmayı sürdüreceklerini söyledi. Burkay, BTSO olarak kentin ekonomik gücünü, yatırım potansiyelini, üretim hacmini ve ihracat vizyonunu geliştirmek ismine 2022’yi, ‘nitelikli üretim ve ihracat yılı’ ilan ettiklerinin altını çizdi.
BTSO Meclis Lideri Ali Uğur, ekonomik büyümenin sürdürülebilir kılınması ve güçlü bir kalkınma atağının, toplumun tüm fertlerinin refah düzeyini artırmakla mümkün olduğunu söz ederek, “Çalışanlarımızı tüm dünyanın ortak sorunu haline gelen yüksek enflasyondan korumak, verimli bir üretim için öncelikli şarttır. Bu kapsamda tekrar düzenlenen minimum fiyatı, gerek çalışanlarımızın alım gücünün korunması, gerekse de firmalarımızın verimliliği açısından hayli değerli buluyoruz. Bununla birlikte vergi dilimlerinin taban fiyat artışına bağlı olarak tekrar düzenlenmesi tüm çalışanlarımız için kritik ehemmiyet arz etmektedir. Bu bahiste da gerekli adımların atılmasını bekliyoruz.” diye konuştu.