T24 muharriri Tolga Şardan, Sedat Peker’in kendisine yönelik diplomatik teşebbüslerden haberdar olduğu ve elindeki kayıtların bir kısmını basın danışmanı Emre Olur’a teslim etmeyi planladığı argümanını köşesine taşıdı. Organize cürüm örgütü önderi hükümlüsü Sedat Peker’in ‘sağ kolu’ denilebilecek Emre Olur, Arnavutluk’ta yakalanarak Türkiye’ye ‘sınırdışı’ edildi.
‘Emre Olur büyük olasılıkla tutuklanacak’
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu başta olmak üzere kimi siyasi ve bürokratlarla ilgili ifşalarıyla gündemde olan organize cürüm örgütü lideri Sedat Peker’in basın danışmanı Emre Olur’un gözaltına alınarak Türkiye’ye getirilmesi, gündemin birinci sıralarında yer alıyor.
T24 yazarı Tolga Şardan, yaşananlarla ilgili olarak birtakım tezleri köşesine taşıdı.
‘Sedat Peker, elindeki evrakların bir kopyasını Olur’a teslim Etmeyi Planladı’
Buna nazaran kendisine yönelik diplomatik teşebbüslerden haberdar olan Peker, yakın vakitte yaşanması muhtemel yeni süreçte, elindeki manzara, kayıt, bilgi ve evrakların bir kopyasını Olur’a teslim etmeyi planladı.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) idaresinin Olur’a yönelik hudut dışı sürecinin planı bozmuş olabileceğini lisana getiren gazeteci, şöyle devam etti:
‘Olur’da kelam konusu arşiv var mı? Bu da şimdi bilinmiyor maalesef. Dediğim üzere sıkça konuşulan argüman bu.’
Şardan ayrıyeten, bilhassa muhalif medyadan kimi gazetecilerin Olur’la temasta olduğunun bilindiğini belirterek ‘Olur’un hata örgütü üyeliğinden isimli süreç görmesi – tahminen ileri bir yorum olacak – birtakım gazetecilerin savcılıkça tabirlerinin alınmasının önünü açabilir. Bu durum elbette savcılığın tavrıyla muhakkak olacak. Yazının yayına girdiği bu saatlerde Olur, büyük olasılıkla savcılığa çıkartılmış olacak. Ve tekrar büyük olasılıkla tutuklanacak. Böylelikle Peker’e bir bildiri daha verilecek’ dedi.
Soruşturmayla ilgili yeni bilgi: ‘Emniyet ile Savcılık ortasında görüş ayrılığı’
Şardan’ın aktardığına nazaran Olur’un Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) hangi hususu kararı gereğinde soruşturmaya alınacağı konusunda savcılık ile emniyet ortasında görüş ayrılığı var:
‘Soruşturmayı yürüten savcılık, Olur’un organize kabahat örgütlerine yönelik kararları içeren TCK’nın 220. hususunun 7. fıkrası mucibince süreç yapılması görüşünde. Emniyet ise, birebir hususun 2. ve 3. fıkralarına nazaran isimli soruşturma yürütülmesinde ısrarcı.
Yasaya bakıldığında; Emniyet’in beklentisini oluşturan kararlar şöyle:
‘(2) Kabahat işlemek gayesiyle kurulmuş olan örgüte üye olanlar, iki yıldan dört yıla kadar mahpus cezası ile cezalandırılır.
(3) Örgütün silahlı olması halinde, üstteki fıkralara nazaran verilecek ceza dörtte birinden yarısına kadar artırılır.’
Savcılığın üzerinden durduğu karar ise;
‘(7) Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişi, örgüt üyesi olarak cezalandırılır. Örgüt üyeliğinden ötürü verilecek ceza, yapılan yardımın niteliğine nazaran üçte birine kadar indirilebilir.’ şeklinde.’