Amerika Birleşik Devletleri Lideri Joe Biden, 13-16 Temmuz tarihleri ortasında misyona gelmesinden bu yana birinci sefer Orta Doğu’ya resmî ziyaretler gerçekleştirdi. İsrail ve Suudi Arabistan’da temaslarda bulunan ABD önderi burada kıymetli bildiriler da verdi.
Ziyaretin en dikkat cazip adresi ise Biden’ın iktidara gelmeden evvel “Parya muamelesi yapacağım” dediği Veliaht Prens Bin Selman başında bulunduğu Suudi Arabistan’dı.
“CUMHURİYETÇİ LİDERDEN BEKLENECEK BİR ADIMDI”
Daktilo1984’e konuşan Dr. Selin Nasi, “Ziyaretin en değerli ayağı Suudi Arabistan’dı. Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ile güç krizi ve güç fiyatlarının artması Biden idaresinin elini zorladı” diyerek Biden’ın Suudi Arabistan ve Orta Doğu ziyaretinin perde gerisine dikkat çekti.
“Amerika’nın Avrupalı müttefikleri için de güç krizinin çözülmesi gerek” diyen Nasi, “Bu yüzden Biden seçim kampanyası devrinde muhatap almayacağını belirttiği Muhammed bin Salman ile görüşmek zorunda kaldı” dye konuştu.
Reel politiğin bedellere galip geldiğini söyleyen Nasi, bu durumu “Demokrat bir liderden çok Cumhuriyetçi Partili bir liderden beklenebilecek bir adımdı” halinde yorumladı.
“KENDİLERİ DE BİRAZ UTANMIŞLAR”
Daktilo1984’e konuşan siyaset bilimci Bahadır Çelebi ise Biden’ın Muhammed bin Salman ile görüşmeye gitmesinin ve yumruk tokuşturmasının, insan haklarının gerçek politik tarafından ezildiği bir öteki sahne olarak akıllara kazındığını belirtti.
“Ancak ABD’li diplomatlar bu ziyaretten kendileri de biraz utanmış olacaklar ki ziyaretin resmiyetini azaltacaklarını düşündüklerinden Suudi Arabistan’ın başşehri Riyad yerine Cidde’ye gitmeyi tercih etmişler” diyen Çelebi, ABD Lideri’nin tenkitlere uğramaktan kurtulamadığına da dikkat çekti:
“ABD Lideri bu nedenle, Suudi yetkililere Cemal Kaşıkçı olayının vahim olduğunu ve tekrar edilmemesi gerektiğini söylediğini belirtti.”
ZİYARETTEN İSTEDİKLERİNİ ALABİLDİ Mİ?
“Bir tarafta İsrail ile bağlantıların altının yine çizilmesi, müttefiklerin İran’a karşı savunmasız bırakılmayacağına dair verilen iletiler tahminen yerine ulaşacak.” diyen Nasi, Suudi Arabistan’dan beklentilerin tam manasıyla karşılanmış olmadığını, en azından petrol arzı konusunda net bir yanıt alınamadığını vurguladı. Nasi “Yaklaşan OPEC toplantısında arzın yükselip yükselmeyeceği ile ilgili karar alınmasıyla somut bir adım atılıp atılmayacağını göreceğiz.” yorumunda bulundu.
“SON ZİYARET OLMAYABİLİR”
Siyaset Bilimci Bahadır Çelebi, Biden’ın Ortadoğu ziyaretinin en dikkat cazibeli iletisinin, ABD’nin Orta Doğu’dan çekilmeyeceğini ve Çin, Rusya ve İran’ın dolduracağı bir boşluk bırakmayacağını tüm dünyaya ilan etmesi olduğunu belirtti.
“Biden Ortadoğu’yu terk etmeyeceğiz diyerek rakiplerinin bu bölgede nüfuz kazanmasına karşı bir atılım yapmış oldu. Rusya’nın Suriye’deki varlığı ve Çin’in Orta Doğu ülkeleri ile ekonomik alakalarını artırması, ABD dış siyasetinin Orta Doğu’yu tekrar hatırlamasını sağladı. Bu seyahatin hedeflerinden bir oburu olan İsrail ile öteki bir ABD müttefiki Suudi Arabistan’ın yakınlaştırılması için de bir adım atıldı. Suudi Arabistan İsrail’e hava alanını açtı. Bu istikametiyle de Biden’ın gezisi somut bir sonuca yol açmış oldu.”